Şeytanın aklına gelmez… Teröristler bunu da yaptı!

Terör rejimi İsrail dünya kamuoyunda kaybettiği prestijini ve Gazze’de giriştiği soykırımın üstünü kapatmak için her türlü Şeytani yola başvuruyor. Fikir babası Büyük Şeytan Amerika ise silah transferini ‘sessizce’ artırıyor.
ABD’nin ‘Hamas’ın operasyon merkezi’ açıklamasından sonra İsrail ordusu Gazze’deki Şifa Hastanesi’ne tanklı, gazlı baskın düzenledi. Kuvözde bebeklerin yıkıntılar içindeki görüntüleri vicdanları isyan ettirdi. Hastane yöneticileri ise kamuoyu desteğini kaybeden Tel Aviv’in binaya silah yerleştirip sahte videolarla vahşeti aklamaya çalıştığını ifşa etti.

Beyaz Saray Güvenlik Koordinatörü John Kirby “Şifa Hastanesi’nin altındaki tünellerin askeri operasyonlar için kullanıldığına ve rehinelerin tutulduğuna dönük istihbarat aldık” iddiasını ileri sürdü. Bu açıklamadan saatler sonra İsrail hastaneye baskın yaptı. Görgü tanıkları, hastalarla birlikte binlerce sivilin sığındığı binaya sis bombaları atıldığını söyledi. Sivillerden başka kimse olmadığı gibi tek bir rehine bile bulunamadı.

‘HASTANEYE SİLAH YERLEŞTİRİP ALGI YARATMAYA ÇALIŞACAKLAR’

Saldırıların sivil katliamına dönüşmesi üzerine uluslararası kamuoyu desteğini hızla kaybeden Netanyahu hükümetinin kirli planı ise baskınla ortaya çıktı. Şifa Hastanesi Müdürü Munir el-Berş “Önceden hazırlanmış bir kurgu var. Askerler yalancı şahitlerle silah bulduklarını söyleyecek” dedi. Gazze Medya Ofisi Genel Müdürü İsmail es-Sevabite de “İsrail hastaneye silah sokup görüntülerini çekecek” uyarısında bulundu.

İsrail, uzun süredir ‘Hamas’ın komuta merkezi’ olduğu yönünde propaganda yaparak etrafını tanklarla kuşattığı, sniperlar yerleştirdiği ve bomba yağdırdığı Şifa hastanesine dün sabaha karşı baskın düzenledi. Bu baskınla insanlık suçlarına bir yenisini daha ekleyen İsrail’e ‘yeşil ışık’ı da Washington yaktı. Baskından saatler önce Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, Hamas’ın Gazze’de bazı hastanelerin “altındaki tünelleri” kullanarak söz konusu hastaneleri “saklanmak, askeri operasyonlarını yürütmek ve rehineleri tutmak için” kullandıklarına dair istihbarat aldıklarını öne sürdü.

Bu açıklamanın ardından İsrail güçleri, günlerdir çok sayıda Filistinlinin sığındığı ve abluka altında tutulan El Şifa Hastanesi’ne yönelik operasyon başlattı. Ardından işgalciler, Şifa Hastanesi’nde onlarca sağlık personeli ile yerinden edilmiş kişiyi alıkoyarak sorguya aldı. Ameliyathane, böbrek, dahiliye, hasta kabul ve doğumhane binalarına baskın düzenledi, bodrum katlarında ise patlama gerçekleştirdi. İsrail askerlerinin bazı kişileri ellerini ve gözlerini bağlayarak ve kıyafetlerini çıkararak bilinmeyen bir yere götürdüğü de aktarıldı.

Şifa Hastanesi Müdürü Munir el-Berş, İsrail ordusundan subaya, “Beni hastalarımın arasından alıp tutuklamak ya da öldürmek istiyorsanız sorun yok hazırım ama işbirliği yapmam.” dedi. Al-Jazeera televizyon kanalının, Gazze’deki Şifa Hastanesi’nden aralıksız canlı telefon bağlantıları sırasında Dr. Berş, İsrailli subayla arasında geçen telefon görüşmesini aktardı. İsrailli subayın kendisinden aşağı inmesini ve komutanıyla görüşmesini istediğini belirten Berş, “Bu konu siyasi bir alan, ben doktorum. (İsrail askerleri) Aşağıda bodrum katında bir şeyler yapıyorlar ne yaptıklarını bilmiyorum.” şeklinde konuştu.

Berş, görüşmeye ilişkin şunları söyledi:

“Beni hastalarımın arasından alıp tutuklamak ya da öldürmek istiyorsanız sorun yok hazırım ama işbirliği yapmam. Subay, daha önce kafasında planlamış olduğu şeyi yapmak istiyor. Önceden hazırladığı bir kurguyu yanına yalancı bir şahit tutarak oynamak istiyor. Bodrumda neler hazırlıyorlar, gürültü yapıyorlar ne yapmak istiyorlar bilmiyorum. Yanında yalancı bir şahit olmasını istiyor, ‘sonra şunları bulduk bunları bulduk’ diyecekler. Çekim yapıp, görüntüyü medyada kullanmak üzere nasıl bir kurgu ve planla hazırlayıp ne yaptıklarını bilmiyorum.”

Berş’in canlı yayındaki bu ifadeleri, saldırıların sivil katliamına dönüşmesi üzerine uluslararası kamuoyu desteğini hızla kaybeden Netanyahu hükümetinin kirli planını ortaya çıkardı. Gazze Medya Ofisi Genel Müdürü İsmail es-Sevabite de “İsrail hastaneye silah sokup görüntülerini çekecek” uyarısında bulundu. Binada sivillerden başka kimse olmadığı gibi tek bir rehine bile bulunamadı. Gazze Hastaneler Genel Müdürü Muhammed Zakkut da “İsrail ordusunun Şifa Hastanesi’ne düzenlediği baskında hastane içinden tek kurşun bile atılmadı.” diyerek komployu ortaya koydu. Üstelik İsrail askerlerinin, hastanenin çıkışının “güvenli” olduğunu iddia ettiği koridordan çıkanlara doğru ateş açtığını belirtti.

Zakkut, “İşgal ordusu, askerlerinin Şifa Hastanesi’ne girmesinin kendisi için bir zafer olacağına inanıyordu ancak direnişin varlığına dair herhangi bir kanıt bulamadı.” ifadelerini kullandı. Şifa hastanesi müdürü el-Berş ayrıca hastane bahçesine defnedilenlerin sayısının 200’e ulaştığını söyledi. Cenazelerin büyük çoğunluğunun da kadın ve çocuklara ait olduğunu belirtti. Birleşmiş Milletler ise ateşkes çağrısını bir kez daha yineledi. Açıklamada “Genel Sekreter, insanlık namına acilen insani ateşkes çağrısında bulunuyor” denildi.

ABD SİLAH TRANSFERİNİ ‘SESSİZCE’ ARTIRIYOR

ABD merkezli medya kuruluşu Bloomberg, savunma bakanlığının dahili listesine atıfta bulunarak, Pentagon’un İsrail’in “Apaçi savaş gemisi filosu için daha fazla lazer güdümlü füzenin yanı sıra 155 mm’lik mermiler, gece görüş cihazları, sığınak avcısı mühimmatları ve yeni silahları içeren ordu araçları taleplerini yerine getirdiğini” yazdı. Silahlar, Bloomberg’in ekim sonu tarihli olduğunu söylediği bir belgede listeleniyor.

Açıklamada, “Silahlar halihazırda sevk ediliyor veya Savunma Bakanlığı bunları ABD ve Avrupa’daki stoklardan temin etmeye çalışıyor. Örneğin Ekim sonu itibarıyla 36 bin mermilik 30 mm top mühimmatının tamamı, talep edilen M141 sığınak avcısı mühimmatından bin 800 adet ve en az 3 bin 500 gece görüş cihazı teslim edildi.” denildi. ABD , İsrail’e her yıl 3,8 milyar dolar askeri yardım sağlıyor.