İran Dışişleri Bakanlığı: Aksa Tufanı Filistin milletinin işgale karşı mücadele tarihinde bir dönüm noktasıydı

İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, Siyonist rejime yönelik Aksa Tufanı operasyonunun yıl dönümü münasebetiyle bir bildiri yayınlayarak bu operasyonu Filistin halkının Siyonist rejimin işgal ve zulmüne karşı verdiği meşru mücadele tarihinde bir dönüm noktası olarak değerlendirdi.

İran Dışişleri Bakanlığı’nın bildirisinde şu ifadeler yer alıyor: 

“Filistin direnişinin bundan bir yıl önce 7 Ekim 2023’te Aksa Tufanı Harekatı adı altında gerçekleştirdiği eylem, Filistin halkının Siyonist rejimin işgal ve zulmüne karşı verdiği meşru mücadele tarihinde bir dönüm noktası olmuştu. 

Aksa Tufanı operasyonu, Filistin halkının seksen yıllık işgale, katliamlara ve soykırıma karşı bastırılmış tarihsel öfkesinin patlamasıydı.

76 yıl boyunca Filistin topraklarının gasp edilmesinin ve mazlum halkın temel haklarının, özellikle de kendi kaderini tayin hakkı ve yaşam hakkının açıkça ihlal edilmesiyle birlikte İslam ümmeti ve tüm özgür halkların ruhunu yaralamış ve bölgede barış ve istikrar için kronik ve kalıcı bir sorun oluşturmuştur.”

İran Dışişleri Bakanlığı’nın yayınladığı bildirinin devamında şunları okuyoruz:

“İşgalci ve apartheid Siyonist rejim, Filistin topraklarını onlarca yıldır işgal ettiği süre boyunca, Batılı destekçilerinin, özellikle ABD’nin doğrudan ve dolaylı desteğiyle, Filistin halkını soykırım ve yerinden etme ve İslam’ın kutsal mekanlarına saygısızlık politikasını yürütmüştür. 

Bugün dünyanın özgür uluslarının kamuoyunda Siyonist rejimden her zamankinden daha fazla nefret ediliyor ve bu rejimin liderlerinin soykırım başta olmak üzere en ciddi uluslararası suçları işlemek suçlamasıyla cezai kovuşturulması ve yargılanması küresel bir talep haline geldi.

Bugün direniş yalnızca Filistin, Lübnan, Suriye, Irak, Yemen ve İslam ülkelerine özgü değil, işgal ve soykırım nefreti ve gaspçı rejime karşı direnişe yönelik kayırmacılık küresel bir süreç haline geldi.

Silah sağlamaları ve Siyonist rejime destek vermeleri nedeniyle başta ABD olmak üzere işgalci rejimin destekçileri bu rejimin Filistin, Lübnan, Suriye ve Yemen halkına karşı işlediği suçlara ortak oldular ve hesap vermeleri gerekiyor.”