Filistin’in gazı Filistin’in hakkı

Gasıp İsrail rejimi, Filistin’in enerji kaynaklarını gasBedip Türkiye üzerinden Avrupa’ya satmak istiyor… İsrail’in gasbına karşı çıkan Filistinliler ise doğal gaz haklarının verilmesini talep ediyor.

Siyonist İsrail, yıllardır Filistin ve Akdeniz’de doğal gaz çalışmaları yürütüyor. Filistin’e ait 2.200 milyar metreküp doğalgaz yataklarına sahip Leviathan ve Tamar doğal gaz sahalarını gasp eden İsrail, 2020 yılında Ürdün ve Mısır’a doğal gaz satmaya başlamış, İsrail’den giden gazın bir kısmı da Mısır’da sıvılaştırılarak, Avrupa’ya da ihraç edilmişti. Filistinlilere ait olan doğal gazı çıkaran ve 2020 yılından beri de sıvılaştırarak satan Siyonist İsrail’in son hedefinin garp ettiği gazı Türkiye üzerinden Avrupa’ya satmak olduğu biliniyor. Hatırlanacağı üzere Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da geçtiğimiz aylarda yaptığı bir açıklamada, “İsrail doğal gazını ülkemizde kullanırız, kullanmanın ötesinde Avrupa’ya geçişi için de müşterek bir çalışmanın içerisine gireriz” ifadesini kullanmıştı.

Enerji konusu gündeme gelmişti

İşgalci İsrail rejimi Cumhurbaşkanı Herzog ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında son süreçte bir görüşme gerçekleştirilmiş ve söz konusu temas 2 saat 10 dakika sürmüştü. Basına kapalı olarak gerçekleştirilen görüşmede neler konuşulduğu merak konusu odu.

Söz konusu görüşmede ikili ilişkilerden bölgesel meselelere kadar birçok konu masaya yatırılırken İsrail rejiminin Filistin’den gasbettiği doğal gaz da gündeme gelmişti. Edinilen bilgiye göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin Ankara ile Tel Aviv rejimi arasında gaz işbirliğini ilerletme ve İsrail-Türkiye-Avrupa boru hattı inşa etme arzusunu belirtmiş ve bu konuda işbirliği yapılması gerektiğini vurgulamıştı.

“İsrail olumlu bakıyor”

Türkiye ile İsrail rejimi arasındaki enerji konusu bağlamında sıcak bir gelişme daha yaşanmıştı. Mart ayında yabancı yayın kuruluşu Reuters’a konuşan bir Türk yetkili, “İsrail ile yakın zamanda bir yakınlaşma oldu ve Avrupa’ya aktarılacak doğal gazın Türkiye’den geçmesini istiyoruz. İsrail, buna olumlu bakıyor. Bazı görüşmeler yapıldı. Bunu gerçekleştirecek bir irade var” ifadelerini kullanmıştı. Öte yandan İsrail gaz sektöründen üst düzey bir yetkili de, “Türkiye, hem iç tüketimi hem de Avrupa’nın güneyindeki ülkelere açılan bir kanal olması nedeniyle büyük ilgi görüyor” diye konuşmuştu.

Müslümanların hakkı olan doğal gazı gasbediyor

İsrail, yıllardır Filistin ve Akdeniz’de doğal gaz çalışmaları yürütüyor. 2016’daki normalleşme sürecinde İsrail Enerji Bakanı Yuval Steinitz, İsrail’in 900 milyar metreküp doğal gaz bulduğunu, 2.200 milyar metreküp doğal gaza da ulaşma ihtimalleri olduğunu açıklamıştı. Steinitz, “Büyük miktarlarda doğal gazdan bahsediyoruz. Bu, İsrail’in tüketebileceğinin çok üzerinde. Bölgeye ya da Avrupa’ya farklı boru hatları üzerinden doğal gaz ihraç etmek bu nedenle büyük önem taşıyor” demişti. Oysa bulunan doğal gazın, Filistinlilerin hakkı olduğu ve İsrail tarafından gasp edildiği biliniyor.

Müslümanların gasp edilen gazını Avrupa’ya satmak için ilk önce başını İsrail’in çektiği ve içinde Yunanistan ve GKRY’nin de olduğu “Doğu Akdeniz Gaz Forumu Projesi”ne girildi. Güney Kıbrıs Rum Kesimi üzerinden Doğu Akdeniz Boru Hattı (Eastern Mediterranean Pipeline) Projesi hem maliyetli hem de güvenlik açısından sakıncalı olunca İsrail, rotasını bu sefer düşük maliyetli ve güvenli olan Türkiye’ye çevirdi.

Filistinliler kaynaklarının gaspına tepkili

Filistinliler, Gazze Şeridi açıklarında Akdeniz’deki doğal gaz haklarının verilmesi ve İsrail ablukası altındaki bölgeyi dış dünyaya bağlayacak deniz yolu inşa edilmesi talebiyle bir eylem düzenledi. Gazze Limanı’nda düzenlenen etkinlikte, “Bizim gazımız, bizim hakkımız”, “Özgürce ve onurlu bir şekilde seyahat etmek hakkımız”, “İsteseniz de istemeseniz de hakkımızı alacağız”, “Gazze ablukası insanlık suçudur” yazılı pankartlar açıldı.

“Haklarımızdan feragat etmeyeceğiz”

Filistinli gruplar tarafından Gazze Limanı’nda düzenlenen etkinlikte HAMAS liderlerinden Suheyl el-Hindi de açıklamada bulundu. HAMAS lideri açıklamasında, “Düşmana, Gazze’yi dış dünyaya bağlayan deniz yolu ve Gazze denizindeki gaz başta olmak üzere doğal zenginliklere ilişkin haklarımızdan feragat etmeyeceğimizi söylüyoruz” ifadelerini kullandı. Hindi, Gazze halkının, ablukanın devam etmesi nedeniyle ekonomik ve insani açıdan zor şartlar altında yaşadığını belirterek onlarca Filistinli ailenin, onurlu bir hayat sürmelerini sağlayacak bir ekmek kapısının bulunmadığını kaydetti.

KAYNAK: Milli Gazete