Ayetullah Hamenei: Gadir, İslami yaşamın gerçekleşmesinin temeli ve tüm İslami grupların birliğinin kaynağıdır

İslam İnkılabı Rehberi binlerce İranlıyla yaptığı görüşmede, Gadir olayını İslam yönetiminin devamı ve İslami hayat tarzının devamı için bir esas olarak değerlendirdi ve Emir El Müminin Hz Ali’nin (as) bazı faziletlerine işaretle “İslami nizamın halkçı olduğunu ve ülkenin kaderinde halkın bireysel varlığının etkisine inanıldığını kendi mevlamızdan öğrendik.” ifadesini kullandı.

Önümüzdeki cuma günü yapılacak çok önemli seçimlere değinen İmam Hamenei halkın azami katılımını ve en iyi adayın seçilmesini, milletin ve İslam Cumhuriyeti’nin gururu şeklinde değerlendirip en iyi adayın özelliklerini anlatarak, halkın oy sandıkları başında hazır bulunmaya çağırdığı beyanatında “Güçlü ve gururlu bir İran’a ilgi duyan ve nizamın desteklenmesine inanan herkes seçimlere katılsın.” vurgusunda bulundu.

Parstoday’in haberine göre İslam İnkılabı Lideri, tüm İran halkının ve dünya Müslümanlarının en büyük bayramı olan mübarek Gadir-i Hum bayramını kutlayarak Gadir bayramı etkinliklerinin sokaklarda kutlanmasını çok iyi bir girişim olarak nitelendirdi ve kafirlerin İslam’ı yenmekten duydukları ümitsizliği, Gadir Bayramı konusunda ve sevgili İslam Peygamberi’nin vasisi ve Şii Müslümanların ilk İmam Hz Ali’nin (as) halifeliği ve velayetinin ilanını, Kur’an’ın en belirgin tabiri olduğunu belirtti.

Ayetullah Hamenei Allah’ın, Hz Ali’nin (as) imametini Peygamber Efendimiz’in (saa) mübarek sözleriyle duyurma emri ışığında İslam’ın siyasi hakimiyetini sürdürmesini, kafirlerin ümitsizliğine sebep olarak değerlendirdi ve İmametle tecelli eden İslami hakimiyet ve siyasetin devamını, İslam ruhunun devamı olduğunu sözlerine ekledi.

İslam İnkılabı Lideri, imamet makamını, ilahi peygamberlerin en önemli görevlerinden biri ve risalet makamından daha üstün olduğunu ifade ederek “Risalette peygamberler Allah’ın emirlerini insanlara bildirirler, ancak imamet vasfıyla Peygamber ilahi emirleri insanların kalplerinde, düşüncelerinde, eylemlerinde ve işlevlerinde akışını sağlar.”

İmam Hamenei, İmamet ve Velayet ışığında İslam hakimiyetinin devamını, İslami hayat tarzının devamının sebebi olarak değerlendirerek şöyle buyurdu: “Daha sonra bazı Şii ileri gelenlerinin de takip ettiği imamların 250 yıllık mücadelesinin ve günümüzde de rahmetli İmam Humeyni ve İran halkının çabalarıyla devam etmesinin amacı, toplumda İslami yaşamın yayılmasına yol açan İslam’ın hakimiyeti olmuştur.”

Ayetullah Hamenei İslami yaşam tarzının ana hatlarını açıklarken “Adalet”, “Eşiddau Elel Koffar”, “Rohemao beynehum”, ” toplumun yöneticisinin halkın acılarını ve sıkıntılarını anlamak” ve “Halkın İslami hükümete eşlik etmesi, itaat etmesi ve yardım etmesi” ne işaretle  şunu eklediler:

“Gadir, İslami hayatın bu yüce çizgilerinin gerçekleşmesinin temelidir ve bu açıdan bakıldığında tüm İslami gruplar için bir birlik kaynağı olabilir ve Şiiler ile Ehli sünnet Müslümanları  arasında bir ihtilaf noktası olarak görülmemelidir.”

İslam İnkılabı Lideri, konuşmasının ikinci bölümünde İmam Ali’nin (as) faziletlerini anlatırken şunları vurguladı:

“İnsanın hikmet gözleri ve derin düşünceleri de İmam Ali’nin (as)  manevi güzelliğini ve makamını anlayamazsa da zihninde genel bir resim çizebilmektedir, ancak  büyük ilahi nimetlerinden biri olan ve sadece Şiilere mahsus olmayan Nehculbelağ’ya rücu ederek Emir El Müminin’den temelleri, kriterleri ve yöntemleri öğrenmek ve onun faziletlerini tanıyabilmek mümkün.”

Ayetullah Hamenei Hz. Ali’nin (as) bütün faziletlerinin zirvede olduğunu belirtip ve Nehcul Belağa’dan alıntı yaparak şunu ekledi:

“Emin olmak ve zerre kadar ümitsizlik ve şüpheden uzak olmak”, “Her din ve mezhepten halkın her bir ferdine karşı duyarlı olmak”, “Tarifsiz adalet”, “Düşmanın görünen yumuşaklığına aldanmamak ve ona karşı tam bir teyakkuzda olmak” İmam Ali’nin (as) en öne çıkan erdemleri arasında yer alıyor.”

İmam Hamenei ayrıca hükumetin halkçı olmasına ve halkın ve hükümdarın karşılıklı haklarına olan derin inancı, Hz Ali’nin (as) faziletleri arasında sayarak e şöyle buyurdu: “Biz İslami nizamın tam manasıyla halkçı olmasını mevlamızdan ve Kur’an ayetlerinden öğrendik, ancak bazı insanlar yanlış bir şekilde İslam Cumhuriyeti’nin seçimleri ve demokrasisini, Batılılardan öğrendiğini söylüyor.”

İslam İnkılabı Lideri İmam Ali’nin (as) ilim ve hikmetinin ilahi hazneye bağlı olduğu bir halde, insanların söz ve danışmalarına önem vermesini ve toplumun ve ülkenin kaderinde en zayıfı bile olsa tek tek insanların varlığının ve etkisinin vurgulanmasını, İmam Ali’nin (as) diğer iki önemli  faziletleri olduğunu beyan ederek “Nehcü’l-Belağa, Emir El müminin’in (as) kişiliğinin pek çok farklı yönünü keşfedip anlamaya yönelik bir madendir ve insanların, özellikle de gençlerin, Nehc el-Belağa’yı okuması, ona aşina olması ve ondan eşsiz dersler alması uygundur.” diye kaydetti.

konuşmasının bundan sonraki bölümünde çok önemli olan cumhurbaşkanlığı seçimine değinen İslam İnkılabı lideri, “Üç gün içinde İran milleti her zamankinden daha önemli olan seçim sınavıyla karşı karşıya kalacak.” ifadesine vurgu yaptı.

Ayetullah Hamenei İyi, sevilen, popüler, çalışkan ve ilgili bir cumhurbaşkanının kaybından ve cenaze töreninden 40 gün sonra seçim yapılmasının dünyada ender görülen bir şey olarak değerlendirdi ve bu seçimlerde Allah’ın İran halkını başarılı kılacağı umduğunu ifade etti.

İmam Hamenei, seçimlerde başarının halkın azami katılımına ve doğru seçime bağlı olduğunu belirterek şöyle konuştu:

“Seçimlerde yoğun katılımın ısrarla vurgulanmasının nedeni, yüksek katılımın en önemli etkisinin İslam Cumhuriyeti’nin gururu olmasındandır.”

İslam Cumhuriyeti’ne karşı düşmanlığın bu nizamın kuruluşundan bu yana devam ettiğine değinen İslam İnkılabı lideri, seçimleri ve katılımın yüksek olmasını düşmanlıkların aşılmasında etkili olacağını belirterek ” Cumhur ve halkın katılımı İslam Cumhuriyeti’nin özüdür ve ülke liderinin seçilmesi ve atanması bunun en önemli tezahürüdür. diye ekledi.