Amerika’nın İsrail ve Hizbullah arasında arabuluculuk sebepleri
Siyonist rejim ile Lübnan Hizbullahı arasındaki gerilimin artmasıyla birlikte Amerika, taraflar arasındaki çatışmayı engellemeye çalışıyor.
Son dönemde Siyonist rejim ile Lübnan Hizbullahı arasındaki gerilim yeniden arttı. Siyonist rejim ile Hizbullah arasındaki gerilim, işgal altındaki Filistin sınırının 30 fit yani yaklaşık 3 kilometre güneyinde ve Tel Aviv ile Lübnan hükümetinin kendi kontrolleri altında olduğunu iddia ettiği bir bölgede kurulması nedeniyle birkaç aydan beri tırmanıyor.
Siyonist ordu, geçtiğimiz Pazar günü, Lübnan Hizbullah’ından gelebilecek herhangi bir tehdidi önlemek amacıyla Lübnan sınırındaki güçlerini takviye ettiğini açıklamıştı. Ayrıca Siyonist rejimin savaş bakanı Yoav Galant da Lübnan sınırındaki muhtemel en kötü duruma yönelik askeri planları onayladı ve sınır boyunca çeşitli senaryolara karşı hazırlık düzeyinin artırılması emrini verdi.
Bu gerilimin artması üzerine Fransa ve Amerika, Hizbullah ile Siyonist rejim arasında arabuluculuğa yöneldi. Geçen Çarşamba sabahı “Axios” internet sitesi, bilgili Siyonist ve Amerikalı kaynaklardan alıntı yaparak, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin Tel Aviv ile Hizbullah arasında artan gerilimi azaltmak ve Lübnan ile işgal altındaki Filistin arasındaki sınırda çatışmaların başlamasının önlenmesi için çaba gösterdiğini bildirdi. Bu kapsamda Amerika Başkanı’nın enerji ve altyapı konularındaki kıdemli danışmanı Amos Hochstein, Beyrut’u ziyaret ederek Lübnanlı yetkililerle bir araya gelip görüşmelerde bulundu. Aynı zamanda Biden’ın Batı Asya bölgesindeki kıdemli danışmanı Brett McGurk ve Dışişleri Bakanlığı’nın Batı Asya bölgesindeki kıdemli diplomatı Barbara Leaf de New York’ta Siyonist Savaş Bakanı Yoav Gallant ile bir araya gelerek Lübnan sınırı konusundaki gerilimi değerlendirdi.
Her ne kadar Amerikalı ve Fransız yetkililer Batı Asya bölgesinde yeni bir savaşın önlenmesi amacıyla Hizbullah ile İsrail arasında arabuluculuk yapmaya çalıştıklarını iddia etseler de bu arabuluculuğun temel sebebinin İsrail’in iç şartlarına dayandığı görülüyor.
Siyonist rejim son 9 aydır benzeri görülmemiş bir iç krizle karşı karşıya. Netanyahu’nun kabinesine karşı gösteriler geçtiğimiz Ocak ayından bu yana benzeri görülmemiş sayıda protestocuyla devam etti ve iç bölünme büyük ölçüde genişledi, çok sayıda İsrail askeri istifa etti ve ordunun aşırı zayıflamasının sonuçlarına ilişkin uyarılar da arttı.
Siyonist rejimin konularında uzman olan Lübnanlı araştırmacı “Nebih Avazeh”, Siyonist rejimin siyasi ve toplumsal bölünmeler nedeniyle derin bir iç kriz yaşadığını, durumun Hizbullah lehine kötüleşmesi ve yeni zaferler kazanması ihtimalinden de kaygılı olduğunu söylüyor. Çünkü Tel Aviv, bu partinin pek çok imkan ve yeteneğe sahip olduğunu ve olası herhangi bir çatışmada pek çok beklenmedik olayın yaşanabileceğini biliyor.
Bu arada Amerika, işgal altındaki Filistin topraklarında aşırılık yanlılarının görev başında oldukları nedeniyle Hizbullah ile Siyonist rejim İsrail arasındaki herhangi bir savaşın korsan rejim İsrail’in iç krizini azaltmazken, üstelik krizi daha da artırabileceğine inanıyor.
Nitekim Lübnanlı medeni aktivist Usama Vehbi, Netanyahu kabinesinin ciddi bir iç krize girdiğine ve kamuoyunu yargıda reform yapmaya ikna edemediğine, bunun daha önce yaşanmamış bir iç kriz olduğuna, Siyonist rejimin de gelende bir iç kriz ile karşı karşıya geldiğinde ya Filistin veya Lübnan içinde askeri saldırılarını yoğunlaştırarak, oluşturdukları gergin ortamda iç sorunlarını ertelemeye alışık olduğuna inanıyor.
