İsrail Suudi Arabistan ile normalleşmenin ‘an meselesi’ olduğunu iddia etti
İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen, Suudi Arabistan ile diplomatik ilişkiler kurulması konusunda bir anlaşmaya varmanın “an meselesi” olduğunu öne sürdü.
İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen, İsrail-Suudi Arabistan arasında ilişkileri normalleştirmeye “ramak kaldığını” ve bir “an meselesi” olduğunu iddia etti.
“Anlaşmanın ABD’nin de çıkarına olduğunu” savunan Cohen, “(ABD Başkanı Joe) Biden yönetimi, 2024 başkanlık seçimleri öncesinde siyasi bir başarı istiyor.” dedi.
İsrailli Bakan, “Amerikalılar da ekonomiyle ilgileniyor ve ABD ile Suudiler arasında bir anlaşma enerji maliyetlerini düşürebilir. Suudiler de İran’a karşı savunma arıyor.” şeklinde konuştu.
Cohen, “ABD, Suudi Arabistan ve İsrail’in çıkarlarının birleştiği bir noktadayız, bu nedenle basında çıkan ve dokuz aydan bir yıla kadar bir anlaşma olabileceğinden bahseden haberler bana doğru geliyor.” dedi.
ABD: Normalleşmesi konusunda anlaşılan bir çerçeve yok
Cohen’in Riyad ile normalleşme ihtimaline ilişkin çizdiği olumlu çerçevenin, ABD yönetiminden aksi yönde yapılan açıklamanın ardından gelmesi dikkati çekti.
Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, ABD ile Suudi Arabistan’ın, “İsrail’in Filistinlilere tavizler vermesi, ABD’nin Riyad’a güvenlik garantileri ve sivil nükleer programına destek vermesi” karşılığında Suudi Arabistan’ın İsrail’i tanımasını içeren bir anlaşmanın geniş hatları üzerinde uzlaştığını ileri sürmüştü.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby ise, dün yaptığı açıklamada, çıkan haberlerin aksine anlaşmaya varılmış bir müzakere dizisi olmadığını vurgulamıştı.
Kirby, “Bu haber sanırım bazı insanlarda görüşmelerin gerçekte olduğundan daha ileri ve kesin bir aşamada olduğu izlenimini bıraktı.” ifadesini kullanmıştı.
Kirby, “Buna varmadan önce yapılması gereken birçok görüşme var. Uzun lafın kısası, üzerinde anlaşmaya varılmış bir müzakere dizisi yok. Normalleşmeyi veya bizim ve dostlarımızın bölgede sahip olduğu diğer güvenlik hususlarını düzenlemek için mutabık kalınan bir çerçeve yok.” demişti.