Amerikan petrol şirketlerinin İran korkusu
Amerikalı gazeteler Salı günü Amerikan federal savcılarının İran’a ait el konulan 800 bin varil petrolü satmakta zorlandığını, bu petrole Amerikan şirketleri arasından alıcı bulamadıklarını bildirdiler.
Amerikan gazetesi Wall Street Journal, olay hakkında bilgisi olan yetkililerden alıntı yaparak, söz konusu petrolün Teksas sahilinde konuşlu bir Yunan tankerinde olduğunu, ancak Amerikan şirketlerinin İran’ın misilleme eylemi korkusuyla kargosunu boşaltmaktan ve almaktan çekindiğini yazdı. Birkaç ay önce Amerikalı savcılar, bu petrol tankerinin Yunan sahibini ABD’nin İran’a yönelik yaptırımlarını delmekle suçlayarak tankerine el koyduğu ve Teksas, Galveston sahiline yönlendirdiğini belirtti. Amerikan Sahil Güvenliği, “Suez Rajan” adlı bu petrol tankerinin yükünün boşaltılması için izin verdi, ancak bu tür aktarımları gerçekleştiren şirketler, İran’ın misilleme eylemi korkusuyla ele geçirilen bu petrolle ilgili çalışmaları yapmaktan çekiniyor. Houston merkezli bir enerji şirketinin CEO’su Wall Street Journal’a şunları söyledi: “Fars Körfezi’nde herhangi bir şekilde yer alan şirketler tam anlamıyla bunu yapmaktan korkuyor.” Bu şirketlerin endişesinin, İranlılar tarafından misilleme tedbirlerinin hedefi haline gelmeleri olduğunu söyledi.
Bu kaynak, Amerikan gazetesine verdiği bir röportajda, bu tankerin petrolünü boşaltmak için temasa geçilen birkaç şirketin bu talebi reddettiğini açıkladı. Meksika Körfezi’nde faaliyet gösteren başka bir şirketin CEO’su da benzer endişeleri dile getirerek, “Ona (petrol) kimsenin dokunmak istediğini düşünmüyorum” dedi. Wall Street Journal, bu sorunun ABD hükümetinin İran’a yönelik yaptırımları uygulamada karşılaştığı zorlukları gösterdiğini yazdı. Analistler ve eski Amerikalı yetkililer, İran’ın bu taktikleri, İran’ın Batı’yı petrol ihracatını engellemekten caydırmak için kullandığını söylediler. Eski bir ABD yetkilisi, “Bu geminin hikayesi, İran’dan gelen tehditlerle nasıl yüzleştiğimize dair daha geniş bir düzeyde sahnede olan sorunları gösteriyor” dedi.
Bilgili kaynaklar, Suez Rajan petrol tankerinin Amerika Birleşik Devletleri’ndeki İran karşıtı özel bir şirket olan “Nükleer İran’a Karşı Birlik” (UANI) adını verdiği şirketin raporlarının ardından Amerikan hükümetinin harekete geçtiğini belirtti. Bu iddiaya göre nükleer “İran’a Karşı İttifak” grubu, uydu görüntülerini ve gemi trafiğinin izlenmesine ilişkin verileri gerekçe göstererek Suez Rajan’ı İran’ın yaptırımlı petrolünü taşımakla suçlamıştı. UANI CEO’su Mark Wallace, “Nakliye şirketleri ve ilgili endüstriler İran’ın misillemesinden korkarsa, ABD petrol kaçakçılığıyla ilgili yaptırımları uygulayamaz” dedi. Wall Street Journal’a göre ABD hükümeti, UANI’nin haberlerinin ardından petrol tankerinin Yunan sahibi hakkında suç duyurusunda bulundu. Bilgili kaynaklar, Wall Street Journal’a verdiği bir röportajda, savcıların Suez Rajan’daki petrole boşaltılıncaya kadar el koyamasa da, petrol tankerinin sahibinin varılan anlaşmalarla petrol tankerini Teksas’taki bir rafineriye yönlendirdiğini açıkladı.
Wall Street Journal’ın haberine tepki olarak ABD Adalet Bakanlığı, petrol tankerinin Yunan sahibine yönelik suçlamaları doğrulamadı ve uzun süren boşaltma süreciyle ilgili bir açıklama yapmadı. ABD Dışişleri Bakanlığı, Suez Rajan hakkında yorum yapmayı reddetti. 2018 yılında KOEP nükleer anlaşmasından çekildikten sonra ABD hükümeti, İran’a karşı bu anlaşma kapsamında askıya alınan tüm yaptırımları uygulamıştır. Amerika ayrıca üçüncü ülkelerden ve şirketlerden İran’a karşı bölgesel yaptırımlarını uygulamasını istedi. İran İslam Cumhuriyeti, Amerika Birleşik Devletleri’nin yaptırımlarının hukuka aykırı olduğunu vurgulamakla birlikte, bu zalim ve insanlık dışı tedbirlere karşı tüm imkanlarını kullanacağını açıklamıştı.