İran’dan Türkiye-Suriye normalleşmesine vurgu

22. Dönem Astana Süreci toplantısına katılan İranlı yetkili Tahran’ın Ankara ile Şam arasında sürecin normalleşmesi için kolaylaştırıcı rol üstlenmeye hazır olduğunu vurguladı.

İran Dışişleri Bakanı’nın Özel Politikalar Danışmanı ve İran’ın Astana Süreci’nin 22. turundaki baş müzakerecisi Ali Asker Haci, Kazakistan’ın başkenti Astana’da Rusya’nın Suriye Özel Temsilcisi ve Rusya’nın Astana Müzakere Heyeti Başkanı Aleksandr Lavrentiev ile bir görüşme gerçekleştirdi.

Kazakistan’ın başkenti Astana’da düzenlenen 22. Astana Süreci uluslararası toplantıları çerçevesinde gerçekleştirilen bu ikili görüşmede, Ali Asker Haci ve Aleksandr Lavrentiev, işgalci Siyonist rejiminin saldırgan eylemleri sonucunda ortaya çıkan bölgedeki son durumu ve Suriye’deki siyasi ile saha gelişmeleri konularını ele aldılar.

İran temsilcisi, Siyonist rejimin Gazze, Lübnan ve Batı Şeria’ya yönelik saldırılarını kınayarak, bu rejimin bölgedeki güç dengesini değiştirmeye yönelik yayılmacı hedeflerine dikkat çekti.

İran temsilcisi, Siyonist rejimin Suriye’ye yönelik sürekli ve artan saldırılarına ve bu ülkede işlediği suçlar ve cinayetlere atıfta bulunarak, bu saldırıların durdurulması ve Siyonist rejimin uluslararası platformlarda sorumlu tutulması için kolektif bir çabanın, Batı Asya bölgesinin en önemli önceliklerinden biri olduğunu belirtti.

İran Dışişleri Bakanı baş danışmanı, Tahran’ın Suriye’deki barış girişimlerine verdiği tam desteği yineleyerek, Suriye ile Türkiye arasında ilişkilerin normalleşmesi yönündeki görüşmelerin perspektifine de olumlu baktığını ve İran’ın bu konuda kolaylaştırıcı bir rol oynamaya hazır olduğunu vurguladı.

Aleksandr Lavrentiev ise, İsrail’in Gazze, Lübnan, Batı Şeria ve Suriye’ye yönelik saldırıları nedeniyle bölgedeki durumun kritik ve hassas olduğuna dikkat çekerek, bölgedeki gerilimlerin artmasının Suriye’nin bütünlüğü ve istikrarı üzerindeki olumsuz etkileri konusunda endişelerini dile getirdi.

Görüşmede taraflar, Astana garantörlerinin barış kazanımlarını koruma adına uygun tedbirlerin alınması gerektiğini ve bu tür tedbirlerin mevcut hassas dönemde önem taşıdığını vurguladılar.