Kur’an, zalimlerle nasıl bir muamele yapılması gerektiği ve mazlumların desteklenmesi konusunda ne tür direktifler veriyor?

Kur’an, zalimlerle nasıl bir muamele yapılması gerektiği ve mazlumların desteklenmesi konusunda ne tür direktifler veriyor?

Allah, yaratıkları için haklar belirlemiştir ve bu hakların ihlali, ilahi gazabı beraberinde getirir. Bu nedenle Kur’an’da mazlumları koruma ve zalimlerle, saldırganlarla mücadele etme konusunda direktifler verilmiştir.

Kur’an-ı Kerim’e göre zulüm, en kötü günahlardan biridir. Eğer zulüm, başkalarına zarar vermekle birlikte olursa, bu durum Allah katında çok büyük bir günah sayılır ve zalim bireyler ile toplumlar, dünya ve ahiret azaplarına maruz kalabilirler. Kur’an’da şöyle buyurulmaktadır: “Ve kim Allah’ın sınırlarını aşarsa, işte onlar zalimlerdir.” (Bakara / Ayet 299). Bu sınırların başında, başkalarının haklarına tecavüz edilmemesi ve mazlumların korunması gerekliliği gelmektedir. Bu konuda Pars Today’da kısa bir değerlendirme yapılmıştır:

Zalimle Mücadele

İslam’da zulme boyun eğmek kınanır ve zulme karşı pasif bir tutum asla kabul edilmez. Zulümle ve zalimle başa çıkmanın yollarından biri intikam almak ve bir nevi telafi etmektir; özellikle zalimlerin hem kendi zulümlerinin farkında olduğu hem de bu zulmü sürdürme niyetinde olduğu durumlarda. Bazen zulüm bireysel bir mesele değildir, toplumsaldır. Bu durumda daha güçlü bir şekilde karşılık verilmelidir. Öncelikle zulme izin verilmemeli, ardından düşman zulmettiğinde cezalandırılmalıdır ki bir daha tekrarlama cesareti bulamasın. Bu yaklaşım ve ilahi talep o kadar önemlidir ki, gerekirse bunun için canını feda etmek bile gereklidir; böylece zalimlerin zulmü gelecekteki nesillere daha az ulaşır. İmam Hüseyin (a.s)’ın muazzam Aşura destanı, bu Kur’ani bakış açısının zalimlere karşı duruşunun bir tezahürüdür. Bu destan, mazlumlar ve zulme karşı direnenler için açık Kur’an mesajları taşımaktadır.Allah, Şura Suresi’nin 227. ayetinde şöyle buyuruyor: “Ancak iman edenler, salih ameller işleyenler, Allah’ı çokça ananlar ve kendilerine zulmedildiğinde intikam alanlardır. Zalimler ise yakında hangi yere döneceklerini bilecekler.” Ya da “Ve onlara zulmedildiğinde intikam alırlar.” (Şura / Ayet 39). Ayrıca “Eğer intikam alıyorsanız, size yapılanın benzeriyle intikam alın.” (Nahl / Ayet 126).

Mazlumları Koruma Zorunluluğu

Kur’an, Müslümanlara mazlumun yardım çağrısına koşmalarını emreder. Bazen bir kişi zalimden korktuğu için mazluma yardım etmez; ancak zalime karşı bir eğilimi yoktur. Fakat böyle bir düşünce İslam’da kabul edilmez ve her Müslümanın mazlumun yardım talebine cevap vermesi gerekir. Diğer bir deyişle, gerçek bir Müslüman sadece zalime eğilim göstermez; aynı zamanda mazlumlara da yardım eder. Allah, Şura Suresi’nin 38. ve 39. ayetlerinde Müslümanların zulme karşı yan yana durma özelliklerinden bahsetmektedir. Nisa Suresi’nin 75. ayeti de açıkça mazlumları korumanın inananlar için ilahi bir görev olduğunu belirtmektedir: “Neden Allah yolunda ve zayıf erkekler, kadınlar ve çocuklar için savaşmıyorsunuz? Onlar ki: ‘Rabbimiz! Bizi bu zalimlerin bulunduğu şehirden çıkar ve bize katından bir dost ver, katından bize yardımcı ol.'”

İbrahim Suresi’nin 13-15. ayetlerinde ve Hac Suresi’nin 39-60. ayetlerinde Allah, zalimlere karşı mazlumların yanında durma ve onları savunma konusunu vurgulamaktadır. Bu, mazlumları desteklemenin ve zalimlere karşı cihad etmenin, müminlerin safında yer almak anlamına geldiğini göstermektedir. Allah, Şura Suresi’nin 42. ayetinde zalimlerden intikam almayı, mağdurların meşru ve kesin bir hakkı olarak tanımlar ve mazlumun intikam almak için bir adım atması durumunda kınanamayacağını hatırlatır; çünkü karşılık verme hakkı ona aittir: “Şüphesiz ki ceza, insanlara zulmedenler ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık yapanlar içindir. İşte onların can yakıcı bir azabı vardır.”Kur’an, mazlumların zulme ve zalimlere karşı küresel mücadelede nihai zaferine vurgu yapar. Bu yolda, nihai zafer elde edilmeden önce özgür insanlar ve mazlumlar şehit olsalar bile, aslında en büyük zaferi kazanmışlardır ve ödülleri Allah katındadır. “Ve sakın Allah yolunda öldürülenleri ölü sanmayın; hayır, onlar diridirler ve Rableri katında rızıklandırılmaktadırlar” (Ali İmran, 169).

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

sixteen + ten =