Lübnan ve Ürdün’ün  Avrupa ve BM’in Suriye mültecileri hususundaki kararlarına tepkisi

Lübnan ve Ürdün’ün  Avrupa ve BM’in Suriye mültecileri hususundaki kararlarına tepkisi

Suriyeli mülteciler konusu bir kez daha BM ve Avrupa tarafından dikkate alınsa da mültecilerin sorunlarına çözüm bulmak yerine Lübnan ve Ürdün’ün eleştirilerine yol açacak kararlar aldılar. 

2011 yılında başlayan ve başta Avrupa ve Amerika olmak üzere yabancı aktörlerin müdahalesiyle başlatılan ve körüklenen Suriye krizinde 11 milyondan fazla Suriye vatandaşı bu ülke içinde ve dışında yerinden edildi. Lübnan, Ürdün ve Türkiye en fazla sayıda Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapan üç ülkedir. 2018 yılından itibaren Suriye coğrafyasının %90’dan fazlasının ülke yönetiminin kontrolüne geçmesinin ardından Suriyeli mültecilerin bu ülkeye dönüşü konusu gündeme gelmiş ve Şam hükümeti bu konuyu memnuniyetle karşılamıştır. Ancak Suriyeli mültecilerin dönüşü, Birleşmiş Milletler’in yanı sıra Avrupa ülkeleri de dahil olmak üzere dış güçlerin desteğine ihtiyaç duyuyor çünkü Suriyeli mültecilerin bu ülkeye dönüşü için platformların sağlanması gerekiyor. Bu arada Avrupa Parlamentosu Çarşamba günü Lübnan’da bulunan Suriyeli mültecilerin bu ülkede kalması gerektiğini oybirliğiyle onayladı. Yani Avrupa’nın Suriyeli mültecilerin geri dönmesine yardım etmek yerine ülkelerine geri dönmemelerini talep etmesi, bu kararı hukuki değeri olmayan ve uluslararası hukukun ihlali olarak nitelendiren Lübnanlı yetkilileri kızdırdı.

Lübnan Hükümeti Göçmen İşleri Bakanı Assam Şerefeddin, Avrupa Parlamentosu’nun Suriyeli mültecileri Lübnan’da tutma kararını şiddetle eleştirdi ve bu tür kararlarının tamamen reddedildiğini söyledi. Ayrıca böyle bir planın onaylanmasını “bağımsız ülkelerin içişlerine müdahale” olarak nitelendirdi ve Avrupa Parlamentosu’ndan bu eylem için Lübnan’dan özür dilemesini de istedi.

“Al-Tanmiye ve el el Tahrir” (Kalkınma ve Kurtuluş) grubunun bir üyesi olan Kasım Haşim, bu kararı Lübnan’ın ulusal egemenliğine açık bir müdahale olarak nitelendirdi ve şunları söyledi: “Avrupa Parlamentosu, Lübnan’ın bir eyalet veya bir Avrupa ülkesi olmadığını unutmuş. Keşke İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırı ve eylemlerine de dikkat etselerdi. ”   Fransız Parlamentosu temsilcisi “Thiri Mariani” bile bu  Avrupa Parlamentosu kararını “Lübnan halkının sırtına gerçek bir hançer” olarak nitelendiren bir video mesajı yayınladı. 

Lübnan’ın yanı sıra Ürdün de Suriyeli mülteciler sorunuyla mücadele ediyor. Ekonomik sorunlarla karşı karşıya olan Ürdün, Suriyeli mültecilerin ülkelerine geri dönmesini ve ayrıca Suriyeli mültecilerin işlerinin halledilmesi için uluslararası kuruluşların bu ülkeye yardım etmesini talep etmektedir. Yine de Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safedi, “Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı, önümüzdeki ayın başlarında (bundan yaklaşık 15 gün sonra) Ürdün’deki Suriyeli mültecilere yapılan yardımı kesmeyi planlıyor” dedi.

Amman hükümetinin bu yükü tek başına taşıyamayacağını söyleyen Safadi, “Birleşmiş Milletler, mültecilerin gönüllü olarak anavatanlarına dönüşlerini sağlamak için çalışmalı ve bu uluslararası örgütün kuruluşları, bu noktaya kadar onlara yeterli desteği sağlamaya devam etmelidir. .”  Avrupa Parlamentosu ve Birleşmiş Milletler’in davranışları sadece Lübnan ve Ürdün’deki Suriyeli mültecilere yardım etmemekle beraber, aynı zamanda hem bu ülkelerdeki hem de ev sahibi ülkelerin sorunlarını artırıyor, Avrupa ve Birleşmiş Milletler ise insani yardım sağlayabildiği halde   Suriye’ye yardım edebileceği halde, mültecilerin ülkelerine dönmeleri için zemin hazırlamaya pek istekli görünmüyor. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

15 − fifteen =